Yıldız Tilbe, 1990’ların başından bu yana Türkçe pop ve arabesk müzik sahnesinde kendine has bir dil yaratan, sivri köşeleriyle olduğu kadar kırılgan yanlarıyla da dinleyicisini etkileyen bir sanatçı. İzmir’de başlayan müzik yolculuğu, Sezen Aksu’nun dikkatini çekmesiyle İstanbul’a taşındı; kısa sürede vokalistlikten kendi söz dünyasını kurduğu solo kariyerine geçiş yaptı. 1994’te yayımladığı ilk albümü “Delikanlım”, onun hem güçlü yorumcu kimliğini hem de besteci yönünü ortaya koyan bir çıkış oldu. O günden bu yana sayısız albüm ve hit parçaya imza attı; “Vazgeçtim”, “Sana Değer”, “Aşk Yok Olmaktır” gibi şarkılar, sadece listelerde değil, dinleyicilerin duygusal hafızalarında da kalıcı yer edindi. Müzikal dili, arabesk ve pop arasında salınırken yer yer doğu müziği etkileriyle derinleşti; yalın ama çarpıcı sözleriyle içten bir ifade alanı kurdu. Tilbe’nin sadece kendi sesinden değil, başka sanatçılara verdiği eserlerden de onun izini sürmek mümkün; duygusal yoğunluğu yüksek, kırılgan ama cesur besteleriyle çok sayıda yorumcuya ilham verdi. Sahneye çıktığında kendini frenlemeden, doğallığını kaybetmeden, şarkılarını yaşamış bir anlatıcı gibi sunması onu farklı kılan özelliklerden biri. Yıldız Tilbe, hâlâ müziğe kendi şartlarıyla devam ediyor; kimi zaman büyük sahnelerde binlerce kişiye, kimi zaman sadece bir dizeyle dinleyicisinin kalbine sesleniyor.